Merhaba ben someoneshouldo, sizlerle açlık oyunları’ndan hallice bir anime’yi yani BTOOOM!’u inceleyeceğiz.
Biz insanların büyük çoğunluğu, bir şekilde mutlaka “keşke şunu yaşasaydık” demiştir ya da diyeceği günler gelecektir.
Oyuncular canlandırdıkları karakter için, bloggerlar beğendiği yazarların üslubu için “keşke şöyle olsaydım” demek istemiştir.
Haliyle biz anime severler için de, belki animedeki karaktere özenip, belki o şartlarda bulunmak isteyerek ya da olayların gerçek dünyada yaşanabilmesini isteyerek bu arzulara eşlik etmişizdir.
İşte karşınızda Btooom! Arzularının karşılığını alan oyuncuların yeri.
Bugüne kadar denenmiş ki hatta bana kalırsa tutmuş bir yapım kendisi.
Bir araba insanı ölümüne yarışmaya sok, onlara canlı kalmalarının, hayatta kalmalarının yolunu açıkla ve aradan çekil. İşte bizim Btooom’un yaptığı da bu tam olarak. Açlık oyunları.
İcat ettikleri bir oyun mevcut, insanlardan nefret ettikleri kişileri bu oyuna dâhil etmeleri isteniyor. İsmini yaz 3070’e gönder, takım elbiseli adamlar istediğini kaçırsın misali.
Başkarakterimiz Sakamoto Ryouta, 22 yaşında ve anasıyla yaşıyor. İşi yolunda gitmemiş ve bir baltaya sap olamamış, okulu boşlamış, çalışmayıp bütün gün BTOOOM! adındaki oyunu oynuyor. Oyunun top 10 sekmesindeki tek Japon olarak bir nevi domina kendisi.
Bizdeki âdetler gibi yaşı gelen erkeğin para kazanması lazım ya hani, oğlan anasıyla geçimsizlikler yaşıyor, sürekli tartışıyor. Cenneti ayağının altında bulunduran ama bundan hiç nasibini alamamış anamız kalkıp bizim oğlanın ismini yazıveriyor.
Kendisini bir adada, sanal âlemde domine ettiği, herkesin tepesine bindiği oyunun temel kurallarıyla bezeli bir ölüm kalım savaşının içinde buluyor.
Yedek başkarakterimiz ise bir hatun. Mimori Suzuko. Her güzel kız motifinde olduğu gibi bu ablamız da bayağı güzel ve o da BTOOOM! adlı oyunu oynuyor.
Onun hikâyesi de okuldaki arkadaşlarına bazı üst sınıftan çocukların tecavüzü ile başlıyor. Kaçıp kurtuluyor ama arkasında bıraktığı dövülmüş ve tecavüz edilmiş arkadaşları onun adını yazıp, dâhil ediyor.
Suzuko ve Mimori başta bilmeseler de, aslında sanal dünyada BTOOOM! oynarken evlenmiş iki oyuncu.
Anime boyunca çeşit çeşit karakterle tanışıyoruz, eski bir paralı asker mi dersin, 14 yaşındayken 3 kadını öldürüp tecavüz eden bir çocuk mu dersin, onun peder mi dersin, avukat, doktor, ne ararsan var.
Çizimler kaliteli ve bir o kadar da akıcı, bütünlük sağlanmış. Genelde ormanda ve orman içine yapılmış binalarda geçtiğinden ve tabii ki bu binalar terk edilmiş eski viraneler olduğundan, çizimleri çok da detaylı inceleme ihtiyacı duymuyorsunuz.
Hikâyede kullanılan bomba tipleri idare eder, çeşitlilik yakalamışlar. Bombayı kullananlar arasındaki tutarlılığı oyun mantığında açıklamaya çalışmışlar. Demem o ki, her bombayı herkes kullanamıyor.
Giriş ve bitiş şarkıları muazzam seviyede, seri içinde kullanılan müzikler eh işte diyebileceğimiz türden ki bana kalırsa müziğe gerek kalmamış.
Genel itibarıyla yeterli diyebileceğimiz bir anime, gözümüze çarpan şeyler de yok değil tabii. Mesela tüm erkekler tecavüzcü gibi anlatılmış, kadınlar ise savunmacı, sığınmacı tarzda takılmış, bunlar hoş değil efendim. Psikolojiyi zorlayan bir yapısı var yani.
Eğer ki Battle Royale ve Hunger Games arası bir şey olsun, Sword Art Online hatta Highschool of The Dead esintileri olsun diyorsanız, durmayın, başlayıverin bu 12 bölümlük güzelliğe.
Buna benzer güncel ve benzersiz içerikler için sayfamızı takibe alın!